İstanbul için salgın sonrası ‘fiziki kongre’ yarışı başladı
İstanbul Ticaret Odası, katılımcı sayısı 700 ile 3 bin 500 arasında değişen 4 uluslararası kongre ve toplantıyı İstanbul’da gerçekleştirmek için adaylık çalışmalarına başladı.
İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, “2024’te yapılacak Avrupa Spor Psikolojisi Kongresi’ni İstanbul’a getirmek istiyoruz. Yine 2025’te Avrupa Organ Nakli Derneği Kongresi’ne (ESOT) talibiz. 2026’da ise Uluslararası Parazitoloji Kongresi (ICOPA) ve Avrupa Osseointegrasyon Derneği Kongresi (EAO) de takibimizde.” dedi.
Avdagiç, uluslararası kongrelerin başvuru ve hazırlık süreçleri birkaç yıl önceden yapıldığı için, küresel aşılama öngörüleri ile kongre turizmi takviminin yoğunlaştığını söyledi.
Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TUGEV) ve İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu’nun (ICVB) da başkanlığını yapan Avdagiç, “2024’ten itibaren katılımcı sayısı 700 ile 3 bin 500 arasında değişen 4 uluslararası kongre ve toplantıyı İstanbul’da gerçekleştirmek için adaylık çalışmalarına hız verdik. İstanbul olarak salgın sona erdiğinde başlayacak küresel kongre turizmi yarışına ilk 20’den girmek istiyoruz. Bu yüzden, 2024’te yapılacak Avrupa Spor Psikolojisi Kongresi’ni İstanbul’a getirmek istiyoruz. Yine 2025’teki ESOT’a talibiz. 2026’da ise Uluslararası Parazitoloji Kongresi ve Avrupa Osseointegrasyon Derneği Kongresi de takibimizde.” diye konuştu.
Avdagiç, prestijli uluslararası kongrelerin büyük çoğunluğunun ‘aynı şehirde’ ancak 10 yıllık bir döngü ile yeniden yapıldığını, dolayısıyla hazırlık çalışmalarının son derece önemli olduğunu vurguladı.
2010-2019 yılları arasındaki dönemde İstanbul’da toplam 1.041 büyük ölçekli kongrenin yapıldığını hatırlatan Avdagiç, Kovid-19 salgınının henüz başlamadığı 2019’da, İstanbul’un dünyada büyük kongrelere ev sahipliği yapan 424 şehir içinde 44’üncü, Avrupa’da ise 27’nci sırada yer aldığını bildirdi.
Avdagiç, “İstanbul’un 2019’da ev sahipliği yaptığı dünya çapındaki kongre sayısı bir önceki yıla göre yüzde 75 artış göstermişti. Son 3 yılda, dünya şehirler sıralamasında 133’üncü sıradan 84’e ve en son 44’üncü sıraya yerleşen İstanbul’un bu alandaki potansiyeli çok büyük. İstanbul’un turizm üstünlüğünü pandemi döneminde diri tutacağız. Pandeminin etkilerinin azalmasına bağlı olarak başlayacak uluslararası fiziki kongre ve toplantılar için başvurularımızı bugünden yapıyoruz.” şeklinde konuştu.
“2020’de İstanbul’da yapılması planlanan 11 uluslararası kongre ertelendi”
Şekib Avdagiç, 2020’de İstanbul’da yapılması planlanan 11 uluslararası kongrenin ertelendiği, 2’sinin iptal edildiği, 3’ünün sanal, 2’sinin de fiziki katılımlı olarak gerçekleştiği belirterek, “Ulusal kongrelerimizin ise 9’u ertelendi, 1’i iptal edildi, 70’i sanal, 21’i de fiziki katılımlı olarak gerçekleşti. 2021 yılında İstanbul’da 12 fiziki katılımlı ve 3 sanal uluslararası kongre ile 45 fiziki katılımlı ve 52 sanal ulusal kongre yapılacak. Bu, kongre turizmi açısından olumlu bir tablo. İnanıyorum ki, fiziki katılımlı etkinlikler, alınan tedbirler doğrultusunda artabilecektir.” ifadelerini kullandı.
Avdagiç, salgının getirdiği tüm zorluklara ve kısıtlamalara rağmen, İstanbul’un turizm ve etkinlik sektörlerini ayakta tutmak için önemli çalışmalar yapıldığını belirtti. İstanbul’un 29 Mayıs’ta UEFA Şampiyonlar Ligi finaline ev sahipliği yapacağını hatırlatan Avdagiç, yine 11-13 Haziran tarihlerinde Formula 1 yarışlarının İstanbul Park’ta gerçekleşeceğini söyledi. Avdagiç, 11 Eylül-14 Kasım’da ise dünyaca ünlü birçok sanatçı ve sanatseverin İstanbul Bienali’nde buluşacağını kaydetti.
İstanbul’un turizm üstünlüğünü salgın döneminde canlı tutmak için, TUGEV ve ICVB olarak önemli hazırlık çalışmaları yaptıklarını belirten Avdagiç, şunları kaydetti:
“Haziran ayı ile birlikte turizm sezonu başlıyor. Turizmde 2020’ye göre ciddi bir hareketlenme bekliyoruz. Çünkü Türkiye, dünyadaki en önemli turizm destinasyonlarından biri. Salgına rağmen, 2020’de destinasyon değeri çok yüksek olan Türkiye ve İstanbul, dünyaya kıyasla daha iyi durumdaydı. Bakanlığımızın yaptığı açıklamalardan ve turizm paydaşlarından aldığımız geri bildirimlerden, uluslararası rezervasyon oranlarımızın ve İstanbul’a olan ilginin kademeli bir şekilde arttığını görüyoruz. İki örnek vermek istiyorum. Birincisi, 2021 Yılı Best Cities tarafından açıklanan ‘Dünyanın En İyi 100 Şehri’ listesinde İstanbul, Hong Kong ve Viyana gibi şehirlerin önüne geçerek 21’inci sırada yer aldı. İkincisi, Euromonitor International’ın hazırladığı ‘En İyi 100 Şehir’ raporunda ise İstanbul; Avrupa sıralamasında 3’üncü, dünya sıralamasında 8’inci oldu. Amsterdam ve Viyana gibi şehirlerin önüne geçti.”
“Yaz sezonuyla birlikte hizmetler sektörünün de ciddi bir iyileşme trendine gireceğini umuyoruz”
İTO Başkanı Avdagiç, Türkiye’de artan vaka sayıları karşısında yaklaşan bayram tatili de göz önüne alınarak, 17 günlük tam kapanmaya geçildiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
“60 bin rakamlarını geçen günlük vaka sayısı ile 400’lere dayanan günlük ölüm sayısı… Bu rakamlara bakınca, tam kapanma ya da diğer ifadeyle sıkı tedbirlerin alınması kaçınılmazdı. Tam kapanma sonrasında başlayacak yaz sezonuyla birlikte hizmetler sektörünün de ciddi bir iyileşme trendine gireceğini umuyoruz. Hizmetler sektörüne hayat verecek bir yaz sezonunu kaybetmemek için 17 günü evde geçirmeye katlanmalıyız. Sağlık Bakanımızın aşılamanın yaygınlaşmasıyla ilgili verdiği rakamlara ulaşılması ile yolumuz daha aydınlık olacaktır. Halkımız da pandemi kurallarına riayet eder, dikkati elden bırakmazsa, kayıpların telafi edildiği ikinci bir altı ay yaşamamız mümkün olacak.”
Türkiye için en önemli konunun üretim alanında bir aksama yaşanmaması olduğunu belirten Avdagiç, “İhracat rakamları, çok iyi bir ivme yakaladığımızı ifade ediyor. Küresel talepteki toparlanmayla birlikte ihracatımızda memnuniyet verici rekorlar görüyoruz.” dedi.
Avdagiç, ihracattaki artışın Türkiye’nin salgın sonrası en iyi çıkış yapan ülke olma umudunu artırdığını aktararak, “Özellikle tam kapanmanın bitiminde haziran ayı ile birlikte beklenen yeniden normalleşmeye geçiş dönemini iyi değerlendirmeliyiz. Buna yönelik hazırlıkları acilen yapmalıyız. Yani bu dönemde kredi imkanlarının genişletilmesi, üretime ve ihracata ivme kazandırılabilmesi ve kapalı kalan işletmelerin finansal desteklerle ayağa kaldırılabilmesi için kapsamlı teşvikler uygulamalıyız. Bunu yaparsak, karşılığını alacağımızdan hiç şüphemiz yok.” değerlendirmesinde bulundu.